İzmir’de Türk-Arap iş birliği doruğu

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Arap Odalar Birliği iş birliğinde düzenlenen “Türk-Arap Odası 6. Yönetim Kurulu Toplantısı ve İş Forumu” İzmir’de gerçekleşti. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “İzmir, Türkiye ulusal gelirinin yüzde 6’sını tek başına üretmekte ve yılda 24 milyar dolar ihracat gerçekleştirmektedir. İzmir, sanayi, tarım ve hizmet bölümlerindeki gücüyle Türkiye iktisadının yıldız bir şehridir” dedi.

TOBB ve Arap Odalar Birliği tarafından “Türk-Arap Odası 6. Yönetim Kurulu Toplantısı ve İş Forumu Açılış Töreni” düzenlendi. Forum’a 15 ülkeden 100’ün üzerinde iş insanı ve 5 büyükelçi iştirak sağladı.

Ev sahibi İzmir Ticaret Odası’nda gerçekleştirilen programa TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra, Arap Odalar Birliği Lideri Samir Majoul, Arap Devletleri Ligi Büyükelçisi Abdulhamid Hamza, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Lideri Mahmut Özgener, büyükelçiler ve Türk-Arap Odasının yönetim kurulu üyeleri katıldı. Açılış konuşmasına dün şehit olan askerlere rahmet dileyerek başlayan Rifat Hisarcıklıoğlu, “İzmir, yaklaşık 3 bin yıllık tarihe sahiptir ve Akdeniz’in en kadim ticaret merkezlerinden biridir. Münasebetiyle buranın kültüründe daima ticaret yer almıştır. Bugün de İzmir, Türkiye ulusal gelirinin yüzde 6’sını tek başına üretmekte, yılda 24 milyar dolar ihracat gerçekleştirmektedir. İzmir, sanayi, tarım ve hizmet bölümlerindeki gücüyle Türkiye iktisadının yıldız bir şehridir” sözlerini kullandı.

İzmir’in ticaretteki rolü

İzmir’in Türkiye’de üretim, ihracat ve teknolojide önder kentler ortasında olduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, “İzmir; pek çok güzel üniversiteye, çok başarılı OSB’lere, çok faal çalışan teknoloji geliştirme merkezlerine, memleketler arası hava ve gemi limanına sahiptir. Efes ve Bergama üzere, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde bulunan, iki kadim tarihi ve kültürel eser de buradadır. Hem yerli ve hem de milletlerarası yatırımcılar açısından cazip ve tercih edilen bir yatırım merkezidir. İzmir Oda ve Borsa Liderlerimiz, sizlere İzmir’de İş Yapma İmkanlarının yanı sıra, buradaki ticaret, sanayi ve tarım dallarını daha ayrıntılı halde aktaracaklar” diye belirtti.

Dünyadaki gelişmeler

Dünyanın güç devirden geçtiğini söz eden Hisarcıklıoğlu, “Gazze’de İsrail’in zalim saldırısı ve suçsuz sivillere yönelik katliamı durmuyor. İsrail’in saldırgan siyasetleri, bölgemizin huzur ve istikrarını tehdit ediyor. İran’a son saldırısı da, bölgemizdeki istikrarsızlığı daha da artırıyor. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı ve işgal teşebbüsü sürüyor. Çin-Tayvan ve Pakistan-Hindistan ortasındaki tansiyon artıyor. ABD’nin tek taraflı gümrük tarife artışları, global ticareti son derece olumsuz etkiliyor. Öte yandan, İsrail-İran ortasında sağlanan ateşkes ortamını, tarafların aklı selime kavuşması açısından, kıymetlendirilmesi gereken bir birinci adım olarak görüyoruz. Yeniden komşumuz ve Arap Ligi’nin üyesi Suriye’deki olağanlaşma sürecini büyük bir memnuniyetle takip ediyoruz. Toprak bütünlüğünün sağlanması, Suriye içindeki birlik ve beraberliğin tesis edilmesi için atılan adımları takdir ediyoruz” diye konuştu.

Suriye ziyareti

TOBB olarak 3 gün sonra Şam’a gideceklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Ekonomik kalkınma istikametindeki uğraşların başarısı için hepimizin takviye vereceği konusunda hiçbir kuşkum yoktur. Suriye’nin yine imarına nasıl dayanak verebiliriz, özel kesimi ve girişimciliği nasıl yine ayağa kaldırabiliriz, bunların çalışmalarını yapacağız. Elbette Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye’ye uyguladıkları ekonomik yaptırımları kaldırma kararı da, ekonomik kalkınma eforlarına ivme katacaktır. Lakin en kıymetlisi, bu coğrafyanın kadim ve esaslı milletleri olarak, ortak hareket edebilmeli, “birlikte rahmet ve rahmet, ayrılıkta azap var” öğüdüne uygun davranmalıyız. İnancımız gereği, birbirimizi kardeş olarak görmeliyiz. El birliğiyle, ülkelerimizde özel bölümü güçlendirmeliyiz. Çünkü çağımızda ülkelerin temel gücü, özel dallarından geliyor. Türkiye iktisadının gücü ve dinamizmi de, özel bölüme dayalıdır. Bu sayede, İtalya ile Çin ortasında, en büyük sanayi üretim kapasitesini kurmuş, en çok sanayi eseri ihracatını yapan, teşebbüsçü bir ülkeyiz. Pek çok kesimde, otomotiv, beyaz eşya, inşaat materyalleri ve konfeksiyon başta olmak üzere, Avrupa’nın ana tedarikçisiyiz. AB’ye en çok araba satan ülkeyiz” dedi.

Yılda 270 milyar dolar ihracat

Ülkedeki İhracatın yüzde 60’ının gelişmiş ülkelere gerçekleştirildiğini belirten Hisarcıklıoğlu, “Tüm bunları, ticareti özgür hale getirip, rekabeti artırmak suretiyle sağladık. Çünkü ticaret zenginleştirir, korumacılık yoksullaştırır. Bilhassa gelişmekte olan ülkelerin istikrarı ve refahı için ticaretin daha hür olması kuraldır. Münasebetiyle daima birlikte, hür ticareti talep etmemiz gerekmektedir. Biz Türkiye olarak, dış rekabete açılıp, ticareti özgürleştirdikten sonra, bu coğrafyanın sanayi devi haline geldik. Yüzde 94’ü sanayi malı olan 12 bin 600 farklı eserle, 200’den fazla ülkeye yılda 270 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Bu da Türk eserlerinin kalitesini, fiyat rekabetçiliğini ve tüketiciler açısından beğenildiğini gösteriyor. Ayrıyeten, inşaat, turizm ve tarım alanlarında da dünyanın en büyüklerindeniz” sözlerini kullandı.

Arap ülkeler ile ticari iş birliği

Ticari ayrıcalık

Böyle bir ekonomik iş birliği kurmanın birinci kaidesi, gerekli hukuksal yeri oluşturmak olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “İşte bu vizyon doğrultusunda, İslam Odası olarak, İstanbul’da Tahkim Merkezi kurduk. Bunu ülkelerimizdeki iş etraflarına daha uygun tanıtmalı, kullanmalarını teşvik etmeliyiz. Sonlarımız, ülkelerimiz ortasındaki sermaye, mal ve hizmet hareketliliğinin önünde bir mani teşkil etmemeli. Biz bir taraftan kardeşiz diyoruz, başka yandan kardeşlik hukukunun gereğini yapmıyoruz. Vize ve geçiş mahzurları koyuyoruz. Bizim kültürümüzde kardeşler birbirinin meskenine vize alıp değil, selam verip girer. Şunu da unutmayalım ki, iş insanları en rahat ulaşabildikleri ülkeyle ticaret ve yatırım yapar. Malların özgür deveranı içinse, İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesinde başlatılan Tercihli Ticaret Muahedesi TPS-OIC, çok değerli adım olmuştur. Bu muahedenin kapsamı daha da genişletilmelidir. Öteki yandan sanayi, turizm ve tarım alanında, Arap ülkelerinin sermaye birikimleri ile Türk özel kesiminin üretim deneyimini bir ortaya getirmeliyiz” diye konuştu.

Kadın girişimciliği desteklemek

“Coğrafyamızda girişimciliğin ve KOBİ’lerin güçlendirilmesi için de Arap dostlarımızla yakından çalışmak istiyoruz” diyen Hisarcıklıoğlu kelamlarını şöyle noktaladı:

“Mesela bayanların girişimcilik potansiyelini artırmak ve iş dünyasında daha faal rol almalarını sağlamak, böylelikle daha fazla ticaret hacmi üretmek hedefiyle, İslam Odası bünyesinde Kadın Girişimciler Kurulu oluşturduk. Burada da misal bir yapı teşkil edebiliriz. Çünkü bakın biz TOBB bünyesinde bu türlü bir şura kurduk ve etkin halde çalıştırarak Türkiye’de bayan teşebbüsçü sayısının önemli ölçüde artmasını sağladık. Tüm bu hususlarda deneyim ve bilgi paylaşımı yapmaya hazırız. Yatırım gereksinimi olan Arap ülkelerinde de ortak yatırımlar gerçekleştirebiliriz. Birlikte çalışmalı, birlikte yükselmeliyiz. Türk iş dünyası olarak dileğimiz, Arap kardeşlerimizle bağlantılarımızı daha da derinleştirmek, çok boyutlu hale getirmektir.”

Samir Majoul: “Arap-Türkiye ülkeleri ortasındaki ilgi önemli”

Arap ve Türk alakalarının geçmişe dayandığını söyleyen Arap Odalar Birliği Lideri Samir Majoul ise, “Bu ilgilerin kökleri tarihin derinliklerine kadar uzanıyor ve jeopolitik pozisyon itibariyle yaşanan zorluklar karşısında hayati hale gelmektedir. Arap ve Türk tarafları ortasındaki ticaret hacminin umut verici bir potansiyeli olduğuna kuşku yok, bu forum yeni ufukların açılması, iş birliklerin kurulması açısından bizim için fırsat oluşturuyor. Forumda yatırımlar üzerinden ülkeler ortasında âlâ münasebetler kurulabilir. Bununla yetinmemeli, ticari bağlantılarımızı, iş birliğimizin suratını artırmalıyız. Arap-Türkiye ülkeleri ortasındaki alaka değerli. Bizi birbirimize bağlayan ekonomik köprüleri desteklemek, bunları yatırım yoluyla gerçekleştirmek için çalışmalıyız. Ekonomik münasebetlerimizi yatırımlarla geliştirmeli, karşılıklı inanç sağlamalı, uzun periyodik paydaşlıklar gerçekleştirmeliyiz. Arap dünyası olarak Türkiye’de gelecek vaat eden katma bedelli bölümlere yatırım yapmalıyız. İkili teşebbüsleri aktifleştirmek, uzmanlık alışverişinde bulunmak için Türk ortaklarımızla çalışmaya hazırız” dedi.

Forum kapsamında gerçekleştirilecek yuvarlak masa toplantılarında, Türkiye-Arap ülkeleri iş birliği fırsatları konuşulacak, ikili iş görüşmeleri yapılacak. – İZMİR

About The Author

admin

See author's posts